Konu Görünümü | Doğrusal Görünüm

**Fatih Kocaoglu** · 10/02/2017, 06:24 PM

Mercedes Benz Türk Yarım Asırlık Devin Hikayesi

Bugüne kadar Mercedes-Benz Türk’e dair hep üretilen otobüsleri, kamyonları ve diğer araçları yazdık. Bir çok bilginin hala daha başındayken, bir kuruluşun acizane fotoğraflarını ve bir kaç satırda olsa geçmişten bugüne olan hikayesi.

İstanbul Davutpaşa’da bulunan Otomarsan fabrikası, bir çok otobüs işletmecisi için otogarlar, yollar ve yolcular kadar heyecanlarının da her defasında yenilendiği bir başlangıç noktasıydı.

Mercedes-Benz ile ülkemizde ki yolcu taşımacılığı ilgili her şey 1950’li yıllarında ithal edilen otobüs şasileri üzerine inşa edilen karoserlerle, ya da kamyondan dönüştürülerek yolcu taşımacılığında kullanılmaya başlayan otobüslerle, yokluk dolu o yıllarda başlıyor.

4 Mart 1966’da Mercedes-Benz’in önderliğinde Türkiye’de bir ‘Otobüs Karoseri Fabrikası’ kurmak için gerekli Bakanlar Kurulu kararnamesi alınıyor. O yıllarda ithalatçı konumunda olan, Kadir Has (Has Otomotiv), Ahmet Veli Menger (Mengerler) gibi müteşebbislerin ithalatçılık konumundan yerli üretim Mercedes-Benz otobüs ve kamyonları üretmek ve yeni bir markayla birlikte Türkiye’nin yakın ülkelere ve Avrupa’ya ihracat yapacak ağır sanayisinin en büyük hamlelerinden ve ekonomimizin güçlü bir teşebbüslerindendi Otomarsan.

50 yıllık bir otobüs devinin kuruluş hikayesi 1967 yılında başlıyor ve Daimler Benz AG %36, Has Otomotiv %32 ve Mengerler %32 ortaklık payları ile 1967 yılında OTOMARSAN (Otobüs ve Motorlu Araçlar Sanayi Anonim Şirketi) kuruluyor.

İlerleyen yıllarla birlikte Türk ve Alman ortaklı bu sanayi devi, 1984 yılında Mercedes-Benz Türkiye Genel Mümessili oluyor. Sürekli yenilediği üretim teknolojisi ile birlikte bugünün temellerini atarak 1986 yılında Türkiye’nin büyüyen ekonomisine paralel olarak İç Anadolu’da, Aksaray’da kamyon fabrikasını inşa ederek üretime geçiyor.

Kasım 1990’da ithal edilen diğer otobüs ve şasi üreticilerinin ülkemiz pazarına girmesi ile başlayan rekabet ile birlikte mümessil olan şirketin ticari ünvanı Mercedes-Benz Türk A.Ş. olarak değişiyor ve 1995 yılında Hoşdere Otobüs fabrikası fabrikası kurularak bugünlere kadar sürekli artan üretimini devam ettiriyor.

Geçtiğimiz 50 yıl içerisinde 1 Milyar Avro’yu geçen yatırım tutarı ile Aksaray’da 232.448 adet kamyon, Davutpaşa ve Hoşdere’de de 80.481 otobüs üretimi yapan Mercedes-Benz Türk, sağladığı 6.200’ü aşkın çalışan istihdamı ile başarılarına devam ediyor.

Fatih KOCAOGLU
Magazinulaşım.Com 2017 ©

[Resim: otomarsan-davutpaşa-2.jpg]

**Fatih Kocaoglu** · 11/02/2017, 01:49 AM

Mercedes Benz Türk Yarım Asırlık Devin Hikayesi-2

[Resim: 32446231110_739fdac341_z.jpg]

Yarım asırlık devin gönüllere taht kuran kahramanı,ilk üretildiğinde çatma kasa arabaların yanında saray salonu gibiydi.Havalı koltuk,havalı kapı,havalı ayarlanabilir direksiyon yoktu,pedallara yetişmeyen bacaklara opsiyenel Çarşamba topuklu ayakkabılar vardı. Körük (Süspansiyon) ventil sesi,tubeless lastik ve jant,tempomat (hız sabitleyici) abs,asr,esp en önemlisi retarder hatta havalı sesine aşına olduğumuz fren,hatta retarder bile yoktu…

Peki ney vardı ; Usta şoförlük,usta çırak ilişkisi şimdilerde ki gibi daha perondan çıkmadan,güneş gözlükleri takılıp geri dönüş manevrası yapılmayan,lastik patladığında değiştirildiğinde muavinin başında bekleyen ; oğlum karşılıklı sık biconları,oğlum yolcu arabadayken ayna ile oynanmaz,yolcuyla ilgilen diyen erbaplar vardı.Mazot pompası hava yaptığında onu bem beyaz gömleğiyle emip havasını alanlar vardı.

Yolcu için ise,koltuk arkası ,tv değil,televizyonun t’si yoktu.sadece görebileceği koltuğun arkasındaki,aynalı krom sigara küllüğü ve dikkatli bakarsa kendisinin silüeti vardı.Klima yoktu yazın yan üst kelebek camları vardı,kışın ise çorum kaloriferi vardı çalıştığında adeta evinizde ki gibi atlet ile oturarak seyahat ederdiniz,tabi yatmayan kazık gibi koltuklar ve bol sigara dumanı ise cabası.
Müzik sadece önlerde duyulurdu,o da kısıtlıydı,sonrasında çıkan ve neşelendiren ‘’otoban e5,kaptanlar köşkü’’ gibi kaset çalarlar bile lükstü.

Canınız sıkıldığında bir şey içmek istediğiniz de, üstte dokunup muavini çağıracağınız tepe düğme yoktu.Mutfak ve kahve ısıtıcı ya da su ısıtıcı makinesi,buzdolabı da yoktu,şişe ve ya poşet su vardı onlar da küp küp buzların arasına arka kapının orada ki kutu gibi dolaba yerleştirilip mola ve ya en yakın uğranılacak otogara kadar işi görüyordu,ne çayı ne nescafesi ve ya üçü bir arada keyfi,mola yerlerine kadar bunlar beklenirdi hatta firmaların ikramıydı…

Köyden İstanbul’a Ankara’ya,İzmir’e Münih’e Paris’e Belçika’ya kısaca sılaya,sıladan askere,askerden düğüne,okula,işe,kısa kaçamaklara,sahillere tatile hayatımız da 50’yıl yer tutmuş bir marka Teşekkürler Mercedes Benz Türk.

[Resim: 32446214310_99ef793ace_z.jpg]