Scania 1995 yılının sonlarına doğru 4. nesil kamyon serisini piyasaya sundu, 1980 yılında çıkardığı 2. nesil ve büyük oranda ona benzeyen 1987 çıkışlı 3. nesil kamyonlarının yerine 4. nesil çok daha farklı bir tasarımla ve yeniliklerle tüketicilere sunuldu. Scania o dönemlerde de şimdi olduğu gibi kamyonları R-P-G-T model isimleri ile ayırıyordu fakat bunu pek göz önüne sunmadı ve genel kamyon nesli ne ise o şekilde lanse etti (mesela 3. serisi – 4 serisi) gibi. Bunu yapmasının diğer sebebi de tüm model serilerini aynı zamanda yenilemesi ve tüm bu modellerin birçok ortak parça kullanmalarıydı. Yazımda gelişim sürecini anlatmaya çalıştığım uzun yol için tasarlanan yüksek kabin versiyonu “R” modelidir. 2004 yılındaki makyaj operasyonundan sonra öne çıkartılan model ismi ile birlikte karışıklıklar ortadan kaldırıldı.



Ağır ticari araç üreticileri içinde ilk akla gelen isimlerden biri olan Scania, 4 serisini 3 serisinden aldığı gösterge paneli, kumandalar ve motorlar dışında tamamen yeniledi. Kabinin dış kısmı yuvarlak hatlara sahipti, aerodinamik formlu kabinde ön tasarım bildik Scania ızgarası ile şekillenirken, aracın iki parçaya ayrıldığı, yaşam alanı olan kabinin, yürüyen aksamın bulunduğu grup ile belirli çizgilerle ayrılması dışarıya yansıtılıyordu. Standart donanımda gövde rengi olmayan bu kısımlar ile farklı bir tarz yakalayan araçta far ve sinyal grubu 3. neslin aksine yan yana, sis lambaları da bunların altında konumlandırılmıştı. Güneşliğin altından başlayan, yan camlar ile yan duvarlara doğru uzayan siyah boya araca farklı bir hava katmakla birlikte yan duvarlara monte edilebilen ekstra cam opsiyonunda da aracın tasarım bütünlüğünün bozulmamamsı sağlanmaktaydı. Diğer markaların aksine ilginç bir kabin basamağı sunan Scania da kapılar açıldığı zaman basamaklar ortaya çıkmaktaydı, bu özellik basamakların buzlanmasını önleyerek kabin çıkış ve inişlerini daha güvenli hale getirmek, kişilerin araca ulaşmasını engellemek ve rüzgâr sürtünmesini azaltarak yakıt ekonomisi açısından faydalıydı. Kabinin dışında bir başka farklı ve güzel özellikte diğer markalarda turbo hava emiş borusunun kabin arka duvarında iken R serisinde bu boru aracın sağ ön tarafında bulunmaktaydı. Sağ basamağın arkasına konumlandırılan hava filtresine Scania logosunun sağındaki delikten ulaşan bu boru aracın arkasının tamamen düz olmasını sağlamakta ve şasi kamyon uygulamalarında ekstra bir işleme gerek kalmadan fazladan yer sunmaktaydı. Rüzgârlıklar ise o yıllarda yaygınlaşmaya yeni yeni başlayan bir opsiyondu ve Scania mühendisleri rüzgârlıkları araçla bütünlük sağlayacak şekilde dizayn etmişlerdi. Bunun yapılmasının nedeni aracın rüzgârlıksız sipariş edilerek hava direncinin artmasının önüne geçmek ve çıplak bir görüntü sergileyip albenisinin azalmamasını sağlamaktı.




Aerodinamik ve yepyeni dış tasarım sunan R serisinin içinde ise tanıdık bir kokpit bizleri karşılamaktaydı. 3. nesilde kendisini kanıtlamış sürücüye dönük, ergonomik olan bu gösterge paneline yeni bir direksiyon simidi eşlik etti. Day Cab, Sleeper Cab, Normal Cab (yumurta kabin) ve Topline olarak 4 farklı seçenek ile piyasaya sunulan seride kabin konforu ve kalitesi Scania’dan beklendiği gibi yüksekti. Koltuk opsiyonları arasında yer alan en konforlu seçenek tek parça ve vücudu tamamen sarabilen bir tasarıma sahipti ayrıca dinlenme sırasında sırt kısmı yatırılarak masa olarak kullanılabilmekteydi. Bunun yanında alt yatak üç parça halinde kaldırılabilmekteydi. Uzun mesafe taşımalar için tasarlanan 1700 mm yüksekliğe sahip olan CR19 Normal kabin sürücülere yeteri kadar bir çalışma alanı sunarken, serinin en konforlusu Topline kabin ise 2230 mm yüksekliği ile piyasanın en büyük kabinlerinden biri olmuştu. 3. nesilde yüksek kabin açılımını tam olarak yapamayan Scania 4. nesilde bu handikap’ını ekstra yüksek kabin seçeneği ile kapatıp rakiplerinin önüne geçmiş oldu. Bu kabinin ilginç ayrıntılarından biri ise ilk kez Scania tarafından denenen üst yatağın ön cam üzerine konumlandırılmasıydı. Güneşlik üzerine kadar bir çıkıntı yapan kabinde bu özellik, kabinin arka duvarını çok ferah hale getirmekte ve ekstra dolap kullanımlarında geniş bir alan yaratmaktaydı. Sağ kapı üzerinde metal bir merdiven ile ulaşılan üst yatakta, kabin ısıtıcısı ve ışıkların kumanda edilebildiği bir panel yerleştirilerek konfor arttırılmıştı bunların dışında 30 cm yüksekliğe sahip motor tünelinin üzerinde kapaklı bir dolap ve yanlarda küçük gözler bulunmaktaydı.

İç ve dış tasarımdaki ayrıntılar bu şekildeyken yürüyen aksamda ise, ilk etapta 12 ve 14 litrelik motorlarla yola çıkan 4 serisine kısa süre sonra 9 ile 11 litrelik seçeneklerde eklendi. Scania’daki bu motor çeşitliliği kafaları biraz karıştırmaktaydı, 360 beygirlik motor dışında diğerleri elektronik yakıt kontrol sistemine (EDC) ve Euro 2 normuna haizdi. Az güç gerektiren işler için üretilmiş olan ve hafif boş ağırlığı ile avantajlı olan 9 litrelik motorunda seçenekler arasında yer alması 4 serisini rakiplerinden ayrı kılan bir özellik olarak karşımıza çıktı.

- 9 Lirelik Sıralı 6 silindirli Turboşarjlı Intercooler’lı EDC’li.DSC 9

- DSC 9 13 R 94L 310 – 2000 rpm 310 beygir güç 1350 rpm 1355 nm tork

- 11 Lirelik Sıralı 6 silindirli Turboşarjlı Intercooler’lı EDC’li.DSC 11

- DSC 11 79 R 114L 340 – 1900 rpm 340 beygir güç 1200 rpm 1510 nm tork

- 11 Lirelik Sıralı 6 silindirli Turboşarjlı Intercooler’lı. DSC 12

- DSC 12 R 114L 360 – 1900 rpm 360 beygir güç 1300-1500 rpm 1650 nm tork

- 11,7 Lirelik Sıralı 6 silindirli Turboşarjlı Intercooler’lı EDC’li. DSC 1201

- DSC 12 01 R 124L 400 – 1900 rpm 400 beygir güç 1100-1500 rpm 1800 nm tork

- 14,2 Lirelik V tipi 8 silindirli Turboşarjlı Intercooler’lı EDC’li. DSC 14

- DSC 14 15 R 144L 460 – 1900 rpm 460 beygir güç 1100-1550 rpm 2020 nm tork
- DSC 14 14 R 144L 530 – 1900 rpm 530 beygir güç 1150-1500 rpm 2300 nm tork


Yeni 11,7 litrelik motor dışında diğer motorlar önceki nesilden iyileştirilmiş bir şekilde aktarılarak hâlihazırda Scania kullanıcılarının yeni modele yabancılık çekmemeleri sağlanmış oldu. 3 ayrı şanzıman seçeneğine sahip modelde isteğe bağlı Opticruise adı verilen ve daha rahat vites değişimleri sağlayan sistem eklenebiliyordu. 8 arka aks seçeneği 28 tondan 150 tona kadar taşıma kapasitesi sunarken, araçta 4 adet de şasi yüksekliği seçilebilmekte ve tüm bunlar müşterilerin ihtiyaçlarını tam anlamıyla karşılaması açısından tam bir çeşitlilik örneği sunmaktaydı.

1996 yılında Truck of the Year ödülünü kazanan “4” serisi “L” model Scania açısından diğer yeni jenerasyon modellerini tanıtmadan önce büyük bir moral oldu. Modüler sistemin avantajlarından faydalanan üretici kısa ve orta mesafeli taşımalar için kullanılan “C” ve burunlu “T” kabini de aynı yıl içinde tanıtıp 4. kuşağın tüm ürünlerini sergilemiş oldu.

Scania 1997 yılında elektronik fren destek sistemini (EBS) ve disk fren teknolojisini seriye entegre ederek retarder kullanımı ile beraber daha stabil frenlemeler sağlamayı başardı. 360 beygir güç üreten DSC 12 motoru yerini 11,7 lirelik DSC 1202 motoruna bıraktı, yine 360 beygir güç üreten bu seçenekte tork 1665 nm’ye çıktı fakat yine mekanik pompa kullanılmaya devam edildi. Aynı motorun 400 beygir güç üreten seçeneğinin torku ise 1810 nm oldu.

- DSC 12 02 R 124L 360 – 1800-1900 rpm 360 beygir güç 1300-1500 rpm 1665 nm tork E2
- DSC 12 01 R 124L 400 – 1800-1900 rpm 400 beygir güç 1100-1500 rpm 1810 nm tork E2



1998 yılında kabin içerisinde bir takım değişiklikler yapılarak sürücülerin konforu arttırıldı. Bu düzenlemelerin içerisinde en fazla motor tünelinin üzerindeki kapaklı eşya gözünün kaldırılması göze çarpıyordu. Kabin içerisinde alan serbestisinin artmasını sağlayan bu düzenlemeden başka vites kolunun katlanabilmesi, sağ koltuğun dinlenme koltuğu haline getirilebilmesi ve hava yastığı opsiyonunun sunulmasını da değişiklikler arasında sayabiliriz. Yılın sonlarında düzenlenen fuarda yeni Euro 3 motor seçeneklerini gün ışığına çıkaran Scania aynı zamanda yeni 10,6 litrelik sıralı 6 silindirli elektronik birim enjektöre sahip motorunu da sergiledi, bu ve diğer motorların konfirigasyonları şu şekildeydi.

- DC 11 01 R 114L 340 – 1800 rpm 340 beygir güç 1000-1450 rpm 1600 nm tork E2
- DC 11 03 R 114L 340 – 1900 rpm 340 beygir güç 1100-1300 rpm 1600 nm tork E3
- DC 11 00 R 114L 380 – 1800 rpm 380 beygir güç 1080-1500 rpm 1750 nm tork E2

- DSC 12 02 R 124L 360 – 1600-1900 rpm 360 beygir güç 1300-1500 rpm 1665 nm tork E2
- DSC 12 01 R 124L 400 – 1800-1900 rpm 400 beygir güç 1100-1500 rpm 1810 nm tork E2
- DSC 12 05 R 124L 420 – 1700-1800 rpm 420 beygir güç 1050-1450 rpm 1950 nm tork E2

- DC 12 01 R 124L 420 – 1900 rpm 420 beygir güç 1100-1300 rpm 2000 nm tork E3








Scania 1988 yılında üretimine başlanan emektar 14 litrelik V8 motorunun yerine, yeni emisyon normlarını karşılamak daha az yakıt tüketip daha fazla güç üretmek için 2000 yılında tamamen yeni 15,6 litrelik V8 motoru piyasaya sunarak V8 motor geleneğini devam ettirmiş oldu. 580 beygir güç üreten top model ile yüksek güçlü motor pazarı hareketlendi. MAN’ın V10 600 beygir motoru ile Mercedes-Benz’in 570 beygirlik V8’i karşısına güçlü bir şekilde çıkan Scania bu konuda geri kalmayacağını ve ne kadar iyi V tipi motor yapabildiğini göstermiş oldu.

- DC 16 02 R 164L 480 – 1900 rpm 480 beygir güç 1100-1300 rpm 2300 nm tork E3
- DC 16 01 R 164L 580 – 1900 rpm 580 beygir güç 1100-1300 rpm 2700 nm tork E3







2001 yılında bir başka motor seçeneğini yenileyen Scania 16 litrelik motorunun yakaladığı başarı ile aynı silindir kapakları ve birçok ortak parçanın kullanıldığı yeni 12 litrelik 6 silindirli DT 12 Euro 3 motorunun tanıtımını yaptı. Cummins ile birlikte geliştirilen yüksek basınçlı enjeksiyon sistemi’ni (HPI) kullanan bu motor 11,7 litre hacme sahipti. Avusturya ülkesinde çeşitli fiyat avantajlarından yararlanmak için üretilen 440 beygirlik seçenek dışında diğer pazarlara 470 beygirlik model sunuldu, Turbocompound teknolojili bu seçenek verimli güç üretimi ve yakıt ekonomisi ile göz doldurdu. Bir sonraki yıl 420 beygirlik DC 12 motoruna da HPI sistemini uygulayan Scania bu motorunda daha verimli çalışmasını sağlamış oldu

- DC 12 03 R 124L 420 – 1900 rpm 420 beygir güç 1050-1300 rpm 2100 nm tork E3

- DT 12 01 R 124L 440 – 1900 rpm 440 beygir güç 1100-1300 rpm 2100 nm tork E3
- DT 12 02 R 124L 470 – 1900 rpm 470 beygir güç 1050-1350 rpm 2200 nm tork E3







IAA 2002 fuarında Scania Avrupa pazarının pek alışık olmadığı bir konsepti tanıttı. “eXc” adı verilen bu kabin seçeneğini 2003 yılında beğeniler üzerine, özel ihtiyaçlara göre araçlar üreten Laxasv isimli firma ortaklığında üretmeye başladı. Longline adı verilen bu kabin seçeneği normal Topline kabinden 1300 mm daha uzundu, içerisinde birçok konfor ekipmanlarının barındığı kabin ile Scania diğer markalara karşı büyük bir farklılık yarattı.









Ve 2004 yılının Nisan ayında Scania diğer markalara göre 2 sene daha geç bir makyaj operasyonu yaparak serisini yeniledi. Bundan böyle “R” ismi ile anılacak olan araçta birçok yenilik yapıldı. Kabinin kendine has yapısı korunurken aracın dış tasarımda sadece ön tasarım değiştirilerek tazelendi. Daha önce 3 parçalı bir ön panjur bulunan araçta artık tek parça bir ön panjur yer alıyordu, kabin kaldırılırken ön panjur ve iki yandaki kapakların açılmasının gerekmesi ve birçok sürücünün bunu unutarak bu kapakları patlatması bu çözümün üretilmesini gerektirmişti. Bunun yanında kabin basamaklarının da kapaklı halden normal açık hale getirilmesinin nedenlerinden biri de gene buydu, diğer bir nedende yıllar geçtikçe yıpranıp ses çıkarmasıdır. Ön taraftaki başka değişiklikler ise yeni tampon, ikiye ayrılan sis lambaları ve isteğe bağlı olarak sunulan aracı daha alımlı hale getiren Xenon farlarıydı.

Dış tasarımdaki bu az noktada fakat en çok yapılması gereken yeniliklerden sonra müşterileri tamamen değişen bir iç mekan karşılamaktaydı. Eskisine oranla çok daha fonksiyonel ve ferah olan kabinde bunu en fazla sağlayan ise motor tünelinin 15 cm’ye indirilmesi olmuştu, tünelin ortadan kalkmasını geç kalmış bir hareket olarak değerlendirebiliriz. Kabinin öncekine göre şasiden biraz daha yükseğe konumlandırılması sayesinde elde edilen bu 15 cm her yönden sürücülere avantaj yarattı. Malzeme kalitesinin arttığı yeni sürücü mahalli sürücülere daha fonksiyonel bir tasarım sunmaktaydı. Yeniden tasarlanan direksiyon simidi üzerine entegre edilen düğmeler ile dijital bilgi ekranı ve okunaklı gösterge paneliyle beğeni kazanan kabin içerisinde bir başka büyük değişiklikte üst yatak kısmında yaşandı. Önceki nesilde diğer tüm markalardan farklı olarak ön cam üzerine konumlandırılan üst yatak bu nesilde klasik ranza düzeni ile arka duvara monte edildi, ön cam üzerinde boşalan kısım ise tekrar şekillendirilerek daha ferah bir ortam yaratılmaya çalışıldı. Yenilenen koltuklar sürücülere daha fazla konfor sunarken bolca kapaklı ve kapaksız eşya gözlerinin yer aldığı kabinde motor tünelinin alçalmasıyla uzayan vites kolu da bu modelde yine yatırılabilmekteydi.

İç ve dış tasarımdan bahsettikten sonra Scania’nın senelerdir rakipleri karşısında zayıf kaldığı diğer bir unsur olan yüksek kabin seçeneği nihayet bu yenilemede kendine yer buldu ve Highline adı altında müşterilere sunuldu. 1910 mm (motor tüneli üzerinden 1900 mm) iç yükseklik sunan bu seçenek normal kabini alçak, Topline kabini ise fazla lüks bulan kullanıcıları hedef alarak tasarlandı ve önemli bir handikap böylece kapatılmış oldu. Bunun yanında kısa yataksız kabinde biraz uzatılarak 1990 mm uzunluğa ulaştı.

Önceki model ile aynı motorları kullanan “R” serisinde sadece 16 litrelik motorun 480 beygir güç üreten versiyonu kaldırılarak yerine 500 beygirlik seçenek getirildi. Yeni geliştirilen fakat R serisinde müşterilerin pek tercih etmediği 8,9 litrelik sıralı 5 silindirli motorunda seçenekler arasında olduğunu belirtmekte yarar var, bu motor seçeneği “G” serisinin üretimine başlanmasıyla birlikte “R” serisinden kaldırıldı. Yeni nesil disk frenler, elektronik stabilite kontrol sistemi “EBS” ve retarder gibi güvenlik unsurlarını barındıran yeni modele 2004 yılının sonlarında 420 beygir güç üreten Euro 4 motor eklendi, 470 beygirlik seçenekte olduğu gibi Turbocompound teknolojisini kullanan Scania emisyon normunu karşılamak için “EGR” sistemini tercih ederek “SCR” sistemindeki Ad-blue katkı maddesinin ek işletim maliyetini düşürmüş oldu. (EGR: Egzoz Gazı Devridaimi - SCR: Seçici Katalitik Redüksiyon)

- DC 11 08 R340 – 1900 rpm 340 beygir güç 1100-1300 rpm 1600 nm tork E3
- DC 11 09 R380 – 1900 rpm 380 beygir güç 1100-1300 rpm 1800 nm tork E3

- DC 12 14 R420 – 1900 rpm 420 beygir güç 1050-1300 rpm 2100 nm tork E3

- DT 12 11 R420 – 1900 rpm 420 beygir güç 1100-1350 rpm 2100 nm tork E4
- DT 12 06 R470 – 1900 rpm 470 beygir güç 1050-1350 rpm 2200 nm tork E3

- DC 16 04 R500 – 1900 rpm 500 beygir güç 1100-1300 rpm 2400 nm tork E3
- DC 16 03 R580 – 1900 rpm 580 beygir güç 1100-1300 rpm 2700 nm tork E3








2005 yılında Truck of the Year ödülünü kazanan R serisi önceki modelin başarısını daha da ileri taşıyacağını göstermiş oldu. Yüksek basınçlı enjeksiyon sisteminin (HPI) bir sonraki aşaması olan Extra yüksek basınçlı enjeksiyon sistemini (XPI) yine Cummins ile birlikte geliştiren Scania Euro 4 normunu tüm motorlarında standart hale getirdi. RAI 2005 fuarında Euro 4 ve 5 motorlar sergilenirken V8 motorda güç artırımları yapıldı. Rakip markaların yüksek güçlü pazarda ataklar yapması Scania’yı da harekete geçirdi, sıkıştırma oranı arttırılan V8’in top modeli 620 beygir güç üretirken torku 3000 nm’ye ulaştı, motorda “SCR” sistemli Euro 5 model sadece 500 beygirlik seçenekte sunuldu. 12 litrelik motorun 420 beygir Euro 5 versiyonun da ise yine “SCR” sistemi kullanılırken, 470 beygirlik seçeneğin gücü de 480 beygire yükseltildi. 340 ve 380 beygir güç seçeneği bulunan 10,6 litrelik DC 11 motoru yerini daha düşük devirlerde daha verimli ve fazla güç üreten 11,7 litrelik DC 12’ye bıraktı.

- DC 12 10 R340 – 1800 rpm 340 beygir güç 1100-1350 rpm 1700 nm tork E4 EGR
- DC 12 13 R380 – 1800 rpm 380 beygir güç 1100-1350 rpm 1900 nm tork E4 EGR
- DC 12 15 R420 – 1800 rpm 420 beygir güç 1100-1400 rpm 2100 nm tork E4 EGR

- DT 12 12 R420 – 1900 rpm 420 beygir güç 1100-1350 rpm 2100 nm tork E5 SCR
- DT 12 17 R480 – 1900 rpm 480 beygir güç 1100-1450 rpm 2250 nm tork E4 EGR

- DC 16 09 R500 – 1800 rpm 500 beygir güç 1000-1350 rpm 2500 nm tork E5 SCR
- DC 16 06 R500 – 1900 rpm 500 beygir güç 1100-1400 rpm 2400 nm tork E4 SCR
- DC 16 05 R560 – 1900 rpm 560 beygir güç 1100-1400 rpm 2700 nm tork E4 SCR
- DC 16 08 R620 – 1900 rpm 620 beygir güç 1100-1400 rpm 3000 nm tork E4 SCR








2006 yılı bu şekilde geçerken 2007 yılında Scania motor serilerinde tekrar bir yenileme operasyonu yaptı. Bu sefer genel akıma uyarak tamamen yeni 12,7 litrelik sıralı 6 silindirli, 24 valflı, Common-Rail, “XPI” ve “EGR” teknolojili gelişmiş motorunu piyasaya sundu. Sırayla 360 – 400 -440 – 480 beygir güç üreten seçeneklere sahip olan motor eskisine oranla artan hacmine rağmen daha az yakıt tüketip daha fazla güç sunmakta. Scania aynı yıl içerisinde V8 motorunun Euro 5 normunu karşılayan modellerini tüketiciyle buluşturarak tüm ürün gamını Euro 5 yapmıştır. Bunların haricinde 2007 yılında Design-Edition adı verilen kabin donanımı tanıtıldı, aracın dışında ve içinde farklılık yaratılarak daha fazlasını isteyen müşterilere seçenek sunulmuş oldu.


- DC 13 06 R360 – 1900 rpm 360 beygir güç 1000-1300 rpm 1900 nm tork E5 EGR
- DC 13 05 R400 – 1900 rpm 400 beygir güç 1000-1300 rpm 2100 nm tork E5 EGR
- DC 13 10 R440 – 1900 rpm 440 beygir güç 1000-1300 rpm 2300 nm tork E5 EGR
- DC 13 07 R480 – 1900 rpm 480 beygir güç 1000-1300 rpm 2500 nm tork E5 EGR

- DC 16 19 R500 – 1800 rpm 500 beygir güç 1000-1350 rpm 2500 nm tork E5 SCR
- DC 16 18 R560 – 1900 rpm 560 beygir güç 1000-1400 rpm 2700 nm tork E5 SCR
- DC 16 17 R620 – 1900 rpm 620 beygir güç 1000-1400 rpm 3000 nm tork E5 SCR







2008 yılında iç mekânda ufak değişliklerin yapıldığı “R” serisinde daha konforlu yataklar, sürücü tarafındaki camda güneşlik, yeni saklama bölmeleri ve tamamen yenilenen gösterge paneli yer aldı. Daha okunaklı gösterge panelinde hız ve devir saatinin arasına konumlandırılmış geniş lcd ekranın renkli olması güzel bir detay olarak karşımıza çıktı. Kabinin dış kısmında ise led teknolojisine sahip köşe lambaları ile fark yaratılırken, kabin yan dolaplarının kapakları ve içi daha büyük hale getirilerek kullanışlılık arttırılmış oldu.









2009 Yılının sonunda Scania en önemli rakiplerinin yaptığı gibi modelinde kapsamlı bir güncelleştirmeye gitti. Tamamen yenilemek yerine makyaj ve teknik iyileştirme yapılan üçüncü nesil R serisine bu operasyon 2010 yılının kamyonu ödülünü getirmiş oldu.

Yeni ön panjur araca daha saldırgan bir görünüm kazandırırken, led teknolojili sis lambalarının kullanıldığı tampon da bu görünümü desteklemiş oldu.Yeni ön panjur V8 motora daha fazla hava girşi sunmak üzere Şasi yan etekleri aerodinamik hale getirilirken dışa doğru bombe yapması şasi de yakıt depolarına daha fazla yer açılmasını sağladı. Euro 5 ve çift depo nedeniyle şasilerde boş yer bulmanın zorlaştığı günümüzde Scania’da modaya uyarak şasinin en arka kısmına aküleri koydu. Derlenip toparlanan şasiye ek olarak yürüyen aksamda R serisi önemli bir yeniliği de beraberinde getirdi. Daha önceki nesillerinde yarı otomatik şanzımanı bulunan modelde artık tam otomatik bir seçeneğe yer verildi. Yeni opticruise daha yumuşak ve hızlı vites geçişleri sunarken 3 farklı şanzıman ile birlikte alınabiliyor. 13 litrelik motoru ile başarılı bir grafik çizen Scania bu güncelleştirmede motor serilerine dokunmadı, yakın bir tarihte şu an kullandığı 10 yılı deviren V8’i ile yollarını ayıracak olan R serisi yeni ve beygir gücü savaşlarını daha da alevlendirecek bir V8 ile karşımıza çıkacak. Scania’nın bu motoru ile 700 beygir bariyerini geçeceğini tahmin etmekle beraber 13 litrelik motoru da 540 beygire kadar çıkan seçeneklere kavuşacaktır.

Scania bu yeniliklere ek olarak daha önce denenmemiş bir yeniliğe imza attı. Scania sürücü desteği olarak adlandırılan bu sistem ile sürücü araç kullanırken sanki bilgisayar oyunu oynuyormuş gibi sürüşler yapabilmekte. Sistemin amacı hem sürücüye aracını daha ekonomik ve verimli kullanmasını hem de uzun yolculuklar sırasında sıkılmamasını sağlamaktır. Araç sürücünün kullanımına göre puanlama yapmakta ve her hareketini izleyerek ipuçları vermektedir bu sayede sürücüye aracın en ekonomik şekilde nasıl kullanılacağını göstermektedir.

İç mekandaki yenilikler arasında yeni ön konsol göze çarpmakta. Üst versiyonda daha açık renklerin kullanılarak elit ve havadar bir iç mekan yakalandığı araçta ön konsol tasarımında yeniliklere gidilerek daha fazla depolama ile ergonomiyi arttıran unsurlara yer verildi. Genişliği rahatça ayarlanabilen çek yat özellikli alt yatak ve daha kaliteli malzemenin kullanıldığı R serisi yine sürücülerin öncelikli tercihleri arasında yer alacaktır, zira iç yüksekliği, genişliği ve ferahlığı piyasadaki rakipleri arasında oldukça rekabetçi bir pozisyonda bulunmaktadır. Farklı olmayı seven müşterileri için Scania “Passion for the King” adını verdiği donanım paketi ile birlikte krom detaylara yer vererek aracın görünümünü destekledi. 2010 yılında sadece V8 motorlu olarak alınabilen “Dark Diamond” modeli ise 100 adet üretilecek ve müşterilerine sunulacak, birçok ekstrası bulunan bu sınırlı sayıdaki araç keşke daha fazla üretiliyor olsaydı.










2010 yılında SCANIA öngörülen şekilde 700 beygir barajını 16,4 litrelik yeni V8 motoruyla aştı. 1900 d/d’de 730 beygir güç, 1000-1350 d/d’da 3500 nm tork üreten bu motor ile SCANIA uzun süren sessizliğini bozmuş oldu. Halihazırda kullanılan 15,6 litrelik motoru 500-560-620 güç seçenekleri ile müşterilerine sunmaya devam eden üretici 730 beygirlik yüksek gücü yüksek hacimli V8’i ile sunmuş oldu. 13 litrelik motor serisi ile benzer özellikler taşıyan motorda Common-Rail teknolojisi, VGT adı verilen değişken geometrili turbo, XPI adı verilen ekstra yüksek basınçlı enjeksiyon sistemi gibi yenilikler sunulmuş olup silindir bloğunun da daha hafif ve daha mukavemetli olmasını sağlayan CGI adı verilen sıkıştırma teknolojisi kullanılmıştır. Tüm bu yenilikler motorun selefine oranla daha çevreci ve ürettiği gücün daha fazla olmasına rağmen eşit hatta daha fazla bir yakıt ekonomisi sunmasını sağlamaktadır. Motor yine SCR teknolojisi ile EURO 5 ve EEV emisyon normunu yakalamış olup, tam otomatik opticruise şanzıman sistemi ile alınabilmektedir.

Üreticilerin top modellerini farklılaştırma güzelliğine Scania’da bu yenileme operasyonu ile katılmış oldu. V8 motoru kullanan R modellerinin içinde ve dışında fark yaratmasını sağlamak amacıyla birçok aksesuar eklendi.V8 logoları aracın birçok yerinde kullanılırken isteğe bağlı siyah deri koltuklar ve halılar, spor pedal kiti, dışarıda koyu renkli ön panjur, krom şerit, logo ve detaylar, yine isteğe bağlı siyah çerçeveli xenon farlar ve araca en büyük farkı yaratan krom korumalıklı farklı bir stille şekillendirilmiş egzoz çıkışı sunulmuştur.


- DC 16 19 R 500 – 1800 rpm 500 beygir güç 1000-1350 rpm 2500 nm tork E5 SCR
- DC 16 18 R 560 – 1900 rpm 560 beygir güç 1000-1400 rpm 2700 nm tork E5 SCR
- DC 16 17 R 620 – 1900 rpm 620 beygir güç 1000-1400 rpm 3000 nm tork E5 SCR

- DC 16 21 R 730 – 1900 rpm 730 beygir güç 1000-1350 rpm 3500 nm tork E5 + EEV SCR







2011 yılında Scania müşterilerine Svempas firması tarafından hazırlanan ve 100 adet üretilecek olan R serisi Black Amber’i sundu. Agresif görünümü ile yollarda fark yaratacak olan araçta Dark Diamond serisinde de kullanılan birçok teknolojik donanım ve seriye özel kullanılan malzemeler bulunmakta. Üreticinin bu özel serileri gelenek haline getirmesi marka tutkunları açısından çok olumlu bir gelişme olmakta.










2013 Yılının başında üretici yürürlülüğe girecek olan Euro 6 normlarını karşılaması için aracı tekrar elden geçirdi. 3. Nesile atıfta bulunularak Streamline ismi altında toplanan uzunyol serisi ile üretici G ve R serilerini tek bir isim altında toplayarak bu iki modeli birbirine daha da yaklaştırmış oldu.

Scania’nın ilk nesil Euro 6 motoru olan 12,7 litrelik 6 silindirli DC13, 440 ve 480 beygirlik seçenekleri ile müşterileriyle buluşmuş ve üreticinin oldukça fazla bilgi edinmesine yardımcı olmuştur. Bu bilgilerden yola çıkarak daha iyi hale getirilen ikinci nesil Euro 6 motorları daha güçlü ve daha ekonomik verilere ulaşabiliyor. Mevcut 6 silindirli motor elden geçirilirken güç seçenekleri değiştirildi, sırasıyla 410-450 ve 490 beygir güç sunan motorların torklarıda oldukça yüksek, bunlarda sırasıyla 2150-2350 ve 2550 nm olarak verilere yansıyor. EGR ve çift SCR sistemlerinin kullanıldığı yeni nesil motorlarda diğer üreticilerin muadil motorlarına oranla daha yüksek tork sunulmakta.

Yaklaşık 13 senedir kullanılan, markanın bir önceki amiral gemisi 15,6 litrelik V8 motor yeni emisyon normlarına geçişte emekli edilerek yerini 730 beygirlik modelde kullanılan 16,4 litrelik V8’e bırakıyor. 520,580 ve 730 beygir güç seçenekleri bulunan motorlar 2700,2950 ve 3500 nm tork üretiyor. İki partikül filtresi, EGR ve üç SCR sistemi kullanılarak düşürülen emisyon değerleri ile yenilenen motor daha güçlü, daha çevreci ve daha ekonomik.

Aracın dış tasarımında rüzgar direncini kırmak adına bir takım tasarım değişikliklerine gidildi. İlk nesilden bu yana aracın karakteristik özelliği ve agresif bir tasarım öğesi olan yan hava saptırıcı kanallar kapatılarak kenarlar havanın daha rahat akması için yuvarlak bir yapıya kavuşturuldu, rüzgar saptırma görevi ise daha aşağı bir konuma yerleştirilen esnek plastik bir malzemeye bırakıldı. Formu küçültülen spot lambalarına ev sahipliği yapan güneşlikte yenilenerek zarif bir yapıya kavuşturuldu, bunlara ek olarak yeni far ve sinyaller aracın dış kısmında yapılan diğer yeniliklerken iç mekanda yeni koltuklar dışında değişikliğe gidilmedi.


- DC13 115 R 410 – 1900 rpm 410 beygir güç 1000-1300 rpm 2150 nm tork E6 EGR+SCR
- DC13 124 R 450 – 1900 rpm 450 beygir güç 1000-1300 rpm 2350 nm tork E6 EGR+SCR
- DC13 125 R 490 – 1900 rpm 490 beygir güç 1000-1300 rpm 2550 nm tork E6 EGR+SCR


- DC16 101 R 520 – 1900 rpm 520 beygir güç 1000-1300 rpm 2700 nm tork E6 EGR+SCR
- DC16 102 R 580 – 1900 rpm 580 beygir güç 1000-1350 rpm 2950 nm tork E6 EGR+SCR
- DC16 103 R 730 – 1900 rpm 730 beygir güç 1000-1350 rpm 3500 nm tork E6 EGR+SCR






Scania 2015 yılında artık üretiminin son senesinde olan modeline jübile yaptı ve yalnızca 200 adet ürettiği Blue Stream modelini müşterilerine sundu. Araçta en üst donanımlar sunulurken serinin 20 yıllık tarihine yakışan şekilde nokta koymuş oldu.





Scania’nın 1995 yılından bu yana devamlı geliştirdiği ve ağır ticari araç pazarında önemli bir başarı yakaladığı “R” serisinde en fazla değişikliği motorlarında yaptı. 9 - 10,6 – 11 - 11,7 ve 12,7 litrelik 6 silindirli motorlara ek 14,2 - 15,6 ve 16,4 itrelik 3 farklı V8 motor bu araçta görev yaptı. 3 kez yılın kamyonu seçilen L – R ve Streamline isimleri ile pazardaki öncü ve en başarılı modellerden biri oldu. Yerini bırakacağı yeni seriye ise pek çok teknolojisini aktaracak ve zaten başarılı olan kabin tasarımını da geliştirerek yola farklı bir formda devam edecek.

2008 yılında Volkswagen, Scania’da yüzde 38 olan hisselerini yüzde 69’a çıkartarak firmanın başına geçti, ticari araç pazarında liderliği hedefleyen Volkswagen’in bu hamlesi Scania’nın daha da güçlenerek yoluna devam etmesi anlamına geliyordu. 2012 yılında Volkswagen’in çatısı altındaki bir diğer ticari araç devi MAN ile teknolojik işbirliğine girmiş olup yürüyen aksamları ortak geliştirme ve kullanma adımı atmışlardır. İki üreticinin tartışılmaz deneyimlerinin birleşmesi endüstri ve müşteriler açısından çok güzel olmakla beraber rakipleri açısından ise ürkütücü olabilir bekleyip göreceğiz.

Herkese sevgiler, saygılar.

Yine belgesel tadında bir çalışma olmuş ,ellerine sağlık.

Benim merak ettiğim konu ,örnek verecek olursak ; R 420 ve G 420 serisindeki araçların kupalarında 70 mm bir fark bulunuyor.Bu aradaki inceliği çözemedim.

Muazzam güzellikte bir çalışma.Bilmediğimiz çok şey varmış.Çok teşekkürler arkadaşım,eline sağlık.

Beğendiğinize çok sevindim, sürekli takip ettiğim modellerin gelişim süreçlerini sizler ile paylaşmak istedim.

Ozan senin merak ettiğin konuya gelecek olursak.
Scania R serisi ile P serisi arasında bir boşluk olduğunu düşündü ve daha uygun fiyata satabileceği özellikle de Türkiye gibi pazarlarda kendini gösterecek olan G serinini piyasaya sundu. Kabinin daha alçak konumlandırılması sayesinde iniş ve binişlerin nispeten rahatladığı bu aracın asıl mecrası şantiyeler ve yurtiçi dağıtım işleridir. R serisi ise uzunyol ve güç gerektiren işlerde markanın amiral gemisi pozisyonunda bulunuyor. Bir çeşit pazarlama stratejisi olan bu hareket ile Scania oldukça iyi satış rakamlarına ulaştı.

R Serisinde 2005 yılından bugüne kadar,fiyatlarda brezilya üretimleri ile iki seçenek sunmasıda en büyük etikidir.

hazırlayanların eline sağlık cok muntazam bir şekilde hazırlanmış emeğe saygı