Türkiye Ulaşım Sektörü İhtisaslaşmış İnteraktif Haber Forum Merkezi

Tam Görünüm: Bu bir hobi,bazen zevk..
Şu anda Hafif Görüntüleme modundasınız. Siteyi normal görüntülemek için, Buraya Tıklayın
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13
Aştık artık, bu bir yaşam tarzı... Big Grin

[Resim: dsc9765q.jpg]

[Resim: dsc9767i.jpg]

Faruk GÜRBÜZ

(15/04/2012 07:46 PM)Fatih Kocaoglu Yazılan: [ -> ]Aştık artık, bu bir yaşam tarzı... Big Grin

[Resim: dsc9765q.jpg]

[Resim: dsc9767i.jpg]


Yaw bu tişörtün acaba Axor 1840 veya Axor 3240 olan versiyonu var mı acaba Smile
İlkokul son sınıfa gidiyorum.Bir kış günü.O yıllarda da kışlar aynen bu kış olduğu gibi çok çok sert geçiyor.Akşam üzeri okuldan geldim.Ders çalışıp ödevlerimi yapıyorum.

Dışarıdan bir ara gazı sesi eşliğinde (O zaman motorun modelini bilmezdim) KHD F6L614 Magirus motorun o ihtişamlı sesi geliverdi.Magirus sesini ilkokula gidiyor olsam da çok iyi tanırdım.

Kalemi, defteri,silgiyi atıverdim.Camdan başımı çıkardım , bordo renkli, önünde kocaman "Pamukkale"yazan pırıl pırıl bir Magirus iki ev ileride park lambalarını ve iç lambalarını yakmış bekliyordu.

Bu otobüsü kesinlikle aşağıya inip yakından incelemem gerekiyordu.Ama bu saatte sokağa çıkmama izin vermezlerdi.Yine de "elişi kağıdı alacağım" tipinde bir bahane bulup birkaç dakikalığına da olsa aşağıya inebildim.Bir kaç dakika dedim,çünkü kırtasiye dükkanı bizim evin hemen altındaydı.

Koşarak Magirus'un yanına gittim.Otobüs boştu.İçinde ve yanında kimse yoktu.Tavandaki uzun lambalarını,ölü gözü gibi yanan park lambalarını inceledim.Arka tarafında egzostun kokusu eşliğinde motorun gürültüsünü dinledim.Ama vaktim azdı,tekrar koşarak eve çıktım.

"Hani elişi kağıtların nerede?" sorusuna ise "öğretmen pembe ile mor istemişti,o renkler burada yokmuş.Yarın okulun oradan alıp yapacağım" diye kaçamak bir cevap verdim.

Tekrar cama yöneldim.Camdan çok da net göremiyordum.En iyisi yan balkona çıkıp dikizlemekti.Ama hava da çok soğuktu.Çaktırmadan kapıdan paltomu aldım ve kapısını sessizce açarak balkona çıktım.

İşte Magirus karşıdaydı.Yan tarafında Sosyal Bilgiler kitabında resmi olan Pamukkale'nin resmi vardı.Ve ön camındaki plakada da "Denizli" yazıyordu.

Derken lacivert takım elbise giymiş yaşlıca bir kaptan göründü.Şimdi olduğu gibi yolcu kapısından değil,şoför tarafındaki kapıdan ve hem de ayağını kapının altındakı üzengi gibi boşluğa sokarak direksiyona asılarak iki hamlede otobüse bindi.İşte bu binme hareketi çok hoşuma giderdi.Sanki Tommiks ata biniyor havası verirdi.

Farları yaktı,gaza kesik kesik yüklenerek otobüsü hareket ettirdi.Arka taraftaki çift egzostu ve Pamukkale yazısını da gördüm ama tam bu sırada da ben enselendim tabii.

"Orada ne arıyorsun" sorusuna ,"yandaki evin önüne bir Magirus gelmişti,ona bakıyordum" desem belki sonunda bana azardan da öte biraz sopa bile görünebilirdi.Yine küçük bir yalanla işi idare ettim:"Buraya el işi dersi için karton kutu saklamıştım,onu arıyordum ,işte buldum" diyerek balkondaki küçük bir karton kutuyu gösterdim."Gir içeri üşüteceksin " ikazıyla içeri girip Hayat Bilgisi defterinin ortasından koparttığım bir sayfaya gördüğüm Magirus'u resmettim.Önüne de "uçar" yazı stiliyle Pamukkale yazısını ekledim.

Kendi kendime şayet yolum Denizli'ye düşecek olursa mutlaka Pamukkale'ye binmeyi kararlaştırdım.

Hepimizde bu tip anılar olduğuna inanıyorum.Otobüs merakı çok bambaşka bir merak.Belki de manyaklık olarak bile değerlendirebiliriz.

Haydi o zaman manyaklığa devam...

M.Ali bey bu anlattıkların Edirne'de mi oluyor yoksa Ankara'da mı belirtmemişsin.

1985 yılında Edirne'ye geldiğimde İstanbul'dan ayrılmanın hüznüne artık İzmir'e Pamukkale ile gidemeyecek olmanın üzüntüsü de eklenmişti. Sonra bir arkadaşım çıktı dedi ki, Merak etme Pamukkale yakında Edirne-İzmir seferlerine başlayacak. Belli ki beni rahatlatmak için söylenen bir beyaz yalandı. Ama o yalana o kadar ihtiyacım varmış ki yaklaşık 10 yıl boyunca Pamukkale'nin Edirne servislerinin başlamasını beklerken Ergen-Akbulut Turizmin 0302 mersedesleri ile Edirne-İzmir yollarını arşınladım.. Sonunda ne oldu. Pamukkale beklerken yerel otobüs sahipleri Altunhanlar anlaşarak kendi araçları ile Hakiki Koç adı altında Edirne-İzmir seferlerini başlattılar. Ben yine de beyaz yalanın etkisi altındaydım, öyle de böyle de olsa Hakiki Koç geliyor ya gerisi de bir gün gelir diye düşünüyordum.
Daha sonra neler geldi geçti Edirne-İzmir hattında ama bir türlü PAMUKKALE gelemedi. 27 yıl oldu Sad
Alıntı:M.Ali bey bu anlattıkların Edirne'de mi oluyor yoksa Ankara'da mı belirtmemişsin.

Ankara, 1969-70 yılları...
Wink Wink

Faruk GÜRBÜZ

Site üyelerimizden Yusuf Bulut ile güzel bir İstanbul günü. Smile

[Resim: dsc0923q.jpg]

Şevki Abimiz' in FH 16 750 incelemesi Smile

[Resim: dsc1225p.jpg]

Sanki Arabaları ben aldım Smile

[Resim: dsc1227sinpq.jpg]




[Resim: sd1804201222.jpg]
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13
Referans Adresler