Türkiye Ulaşım Sektörü İhtisaslaşmış İnteraktif Haber Forum Merkezi

(09/03/2012 06:40 PM)M.Ali Sade Yazılan: [ -> ]
Bu otobüsler her ne kadar belediyeye ait olsalar da bildiğimiz şehirlerarası otobüslerdendi.Renklerini de sarı-siyah olarak hatırlıyorum.Ve pırıl pırıl yepyeni otobüslerdi.Daha sonra yanılmıyorsam 1990 larda dahi bu otobüsleri çalışırken gördüm.

Yılmaz üstadım yine bulunmayacak bir resimle sitemizi renklendirdin.Çok teşekkürler...

Bayındır nüfus memleketim olduğu için devamlı olmasada zaman zaman gittiğim bir yerdi. Ancak Belediye otobüsü olan 302lerin özel bir rengi yoktu ve şehirlerarası otobüslerden hiçbir farkları yoktu. Bu resimleri başka başlıkta değerlendirirken, belediye şöförleri Mekkeye nasıl gidebilir, bu risk değil mi yorumunu yaptığımda. Bayındırlı bir kardeşimiz, Bayındır Belediyesi otobüslerinin şöförlerinin kıvrak direksiyonları olduğunu ve maharetli sürücüler olduğukları yorumunu yapmıştı.

Sarı-siyah renk kombinasyonuna dönersek: Sade üstad, biraz daha geç dönemi Bergama belediyesinin, aynı Bayındır gibi, Bergama-İzmir arası çalışan Man590larla karıştırıyor olabilir. Çünkü Bergama otobüslerinin o dönem standart rengi sarı-siyah diye hatırlıyorum.

Herkerse Hayırlı Cumalar.

Ayaz Turizm (Rahmetli Erol Ayaz) Hac Kafilesi...Salavat'ı Şerifler ve Dualarla mukaddes yolculuğun başlangıcına dair bir fotoğraf.

Hatırlarım babam devlet görevlisi olması münasebetiyle 1987 yılında ilk olarak,şimdiki capitol alış veriş merkezinin bulunduğu İstanbul Altunizade'den ilk olarak hacca gitmişdi.Hatta ilk araba 34 K plakalı bej zemin üzerine kuşaklı altın renkleriyle desenli,250/4 kafile numaralı 302 idi.

Bu 302 hac yolundan dönüdükten sonra,aracın üzerindeki büyük Türk bayrağıyla Diyanetin ambleminin kafile numarasının iç içe olduğu etiketi epeyi sürece sökmemişti,bu etiketin arka ve ön camda aylarca ''Antalya'' ''Ankara'' ''İzmir'' tabelalarıyla beraber asılı kalması,otobüsçü için iyi bir referansdı.

Mekke ve ya Medine de çekilen bir hatıra fotoğrafı.

Fotoğraf belkide sıradan ve basit gibi gelebilir,alelade bir şekilde sofra kurulmuş piknik tüpü,çaydanlık termus gibi bir kaç parça ile ne alakası var hac yolculuğuyla diyebilirsiniz.

Ayrıntıda 2 Bangaldeşli olduğunu öğrendiğim bir çocuk var,bu çocuklar bir nesilin bir soyun,değerlerinden hiç bir şey kaybetmemiş işini seven,insanların yüz yıllar önceki sevgisi ve şefkatini Allah Resulu (S.A.V) topraklarında, bin bir güzellikle tarihden bugüne vurgu yaparak,adeta unuttuklarımızı hatırlatıyor bizlere.Direksiyon esnafını yıllarca aşağılayanların bugün bazıları,hacı hoca,hatta hepimizden fazla Türk, lakin gördüğümüz duyduğumuz cümleleri yıllardır ağızlarında hiç mi hiç değişmedi.Duygusal oldu ama şöförün sırtından para kazananlar,bu fotoğraf karesi bir bakın ders alın.Gördüklerimiz Müslüman Türk'ün nasıl olması gerektiğini hatırlattı bana...Ya size ?.

1980li yılların başlarında bir ara Hacca, İstanbul'dan belediye otobüslerinin de gönderildiğini duymuştum. Doğru mu acaba?

İsmail Ayaz Hac Kafilesi 1960'lı Yılların Ortaları Ya da Sonlarına Doğru Konya'da Hacıların Mevlana Celaleddin Rumi (K.S.A) Ziyaret'i Sırasında Çekilen Hatıra Fotoğrafı.